Sözlük Derlemesi
KuRGuN SöZLüK
Osmanlıca sözlük
Kaynaklar/Sources
Tüm sözlükler
Atasözleri Sözlüğü
Azerbaycan Türkçesi Sözlüğü
Bilgisayar Sözlüğü
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
Bitki Adlarının Latince Karşılıkları
Deyimler Sözlüğü
Divanu Lugati’t-Türk Dizini
Edebiyat Terimleri Sözlüğü
Osmanlıca sözlük
Tatarca Sözlük
Tıvaca Sözlük
Özbekçe Sözlük
A
Â
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
Î
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
ŞA
ŞÂ
ŞE
ŞI
ŞÖ
ŞU
ŞÜ
bulunan kelime: 1 143
1
2
3
4
..
58
sonraki >>
sayfa: 1 / 58
şa'ar
Kıl büken.
şa'b
Ayrılmak. Dağılmak. * Islah etmek, düzeltmek. * Helâk etmek. * Kırmak. ◊ (C.: şuub) Tâife, cemaat. Kabile.
şa'ban
(Şâbân) Arabi ayların sekizincisi. Mübârek Şuhur-u selâsenin (Üç ayların) ikincisi.
şa'beze
El çabukluğu.
şa'la'
Kuyruğu beyaz olan davar. ◊ Uzun, tavil.
şa'r
(C.: Şüur-Eşâr) Kıl. Saç. * Ateş yakmak. * Cenk koparmak, kavga çıkarmak.
şa'ra
(C.: Şüâr) Çok miktar ağaç. * Bir nevi zerdali. * Kuyruğunda dikeni olan bir cins sinek.
şa'ranî
(Hi: 899-973) Dört hak mezhebin birleşen ve ayrılan tarafları hakkında mu'teber eserleri olan meşhur bir fakihtir. Mizan-ı Şaranî ismiyle bilinen eseri meşhurdur.
şa'riyye
Çorbalık makarna, şehriye.
şa'riyyet
Fiz: Kılcallık.
şa'va'
Perâkende, dağınık. * Dağıtmak.
şa'şa'
Yıldıramak, parıldamak. * Uzun ve yeynicek olmak.
şa'şaa
Parlama. Zahirî parlak görünüş. * Bir şeyi birbirine katıp karıştırmak.
şa'şaadar
f. Gösterişli, şa'şaalı, parlak.
şa'şaapaş
Parlaklık neşreden, şa'şaa saçan.
şaab
Ayrılmak. * Yarmak.
şaar
Ağaç, şecer.
şab
(Bak: şap)
şab-hane
f. Şap çıkarılan yer.
şabaş
f. Alkış etme, alkışlama. Aferin deme. Bir hareketi güzel bulmaktan dolayı alkışlamak veya hediye vermek.
Osmanlıca sözlük
1
2
3
4
..
58
sonraki >>
KuRGuN SöZLüK
ana sayfa
Kaynaklar/Sources
yukarı
© 2019
KuRGuN
XHTML
|
CSS
Powered by
Glossword
1.8.12